Don Kişot ilk bale deneyimim oldu ve inanılmaz güzeldi. İki perde ve beş tablodan oluşan bir gösteriydi. İlk perdenin birinci tablosunda babası tarafından Gamache ile evlendirilmek istenen Kitri’nin sevgilisi Basilio ile kaçmasını izledik. Mercedes’in mor elbisesi bu bölümdeki en sevdiğim kıyafet olabilir. İkinci tabloda çingene kampına kaçan aşıkları takip eden Sanco Panza ve Don Kişot’u ve meşhur değirmen sahnesini izledik. Değirmene saldırısı sonrası bayılıp büyülü rüyaya dalan Don Kişot’u izlediğimiz üçüncü tablo ise benim değilse de beş yaşındaki Ceyda’nın kesinlikle favori bölümü olabilir. Dans eden 12 tütülü balerin gerçekten de büyüleyici bir rüya gibiydi, Don Kişot için de benim için de. Balerinlerin zarafeti ve güzellikleri eminim birçok kişiyi etkilemiştir. İkinci perdenin ilk tablosunda yakalanan aşıklarımız Basilio’nun sahte intiharı ve Don Kişot’un arabuluculuğu ile Kitri’nin babasından evlilik onayı alırlar. Bu sahnenin sonundaki kutlama dansı oldukça hoştu, tüm dansçıların bir sarmal şeklinde sahneden çıkmaları da sevdiğim sahnelerden biri oldu. Son olarak ikinci tabloda da Kitre ve Basilio’nun düğününü izledik. Oyunun başından beri oldukça zarif görünen Kitre beyazlar içinde de harikalar yarattı. Dansçıların bize selam verdikten sonra kendi aralarında da selamlaşmaları çok hoştu.
Baleyi Ankara Opera Sahnesinde izledik. Balkonun sondan ikinci sırasında olduğumuzdan görüp göremeyeceğimizle ilgili şüphelerim vardı. Ancak böyle bir sorunumuz olmadı. Yerimiz gayet güzeldi, yalnızca orkestra sahneden daha alçakta olduğundan onları göremedik. Bir dahaki sefere balkonun ön tarafları tercih edilebilir. Balkonun eğimi oldukça güzel ayarlanmıştı. Sahneye tepeden değil tam karşıdan bakıyorduk. Salonla ilgili eleştirebileceğim tek şey koltuklar arasının dar olması olabilir, bir de salonun fazla sıcak olması.